“KASTEN VE ORGANİZELİ İPTAL” EDİLEN SEÇİM

“KASTEN VE ORGANİZELİ İPTAL” EDİLEN SEÇİM

“Anayasa, hukukun genel ilkeleri ve YSK tarafından oluşturulan seçim hukuku genel ilkeleri bakımından ‘geçerlilik koşulları’ taşımayan 6 Mayıs günlü İBBB seçimlerini iptal kararı, 10 Mayıs kararı ve 20 Mayıs ertelemesi ile ağır bir biçimde sakatlandı.

Bu itibarla YSK kararı, önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayımlansa da, sakatlığı giderilmiş olmayacak ve meşruluk sorunu hep gündemde olacak…”

Bu satırlar, “Gerekçesi bilahare gönderilecek” başlıklı geçen haftaki yazımdan. Yazıyı noktalayarak saat 14.00’te Genel Kurul’a geçtim. Gerekçe haberi, ilerleyen saatlerde Kurul çıkışı ulaştı. Odama varınca ilk işim, 250 sayfalık metne bakmak oldu.

 

NİCELİK VE NİTELİK AYRIŞMASI

Nicelik bakımından: metnin yaklaşık ilk yüz sayfası AKP iddialarına, ikinci yüz sayfası, İst. İlçe seçim kurullarından gelen yanıtlara; 40 sayfa karşı oy yazılarına ayrılmış; iptal yönünde karar veren 7 üyeye ise, birer sayfa düşüyor.

Nitelik bakımından: “gerekçeli karar” olarak nitelenen metinde, seçim ve mazbata iptalini haklı kılmaya elverişli ve  geçerli nedenleri gösteremeyen 7 YSK üyesi, anayasal yükümlülüğü ihlal etmiş; kararını, gerçek dışı, yanlış ve yanıltıcı öğeler üzerine kurmuş. Bu çerçevede;

-754 sandık kurulu başkanının ilçe seçim kurullarınca doğrudan kamu görevlisi olmayan kişiler arasından belirlendiği doğru değil.

-Kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkanlarının sayısı doğru verilmemiş.

-Eksikliği olan oy cetvellerinin kurul başkanı kamu görevlisi olmayan sandıklarla ilgili olduğu yönünde yanlış bir izlenim yaratmış.

-Eksikliği olan oy sayım cetvellerinin ikinci örneklerinde eksiklik olup olmadığı kasıtlı olarak gizlenmiş.

-Önceki kararlarında geliştirdiği seçim hukuku ilkelerini kasıtlı olarak bozmuş.

Dahası, YSK;

-“Gerekçeli karar” olarak nitelenen metinle, bir yandan, kısa karardaki iptal nedenini  genişletmiş; öte yandan, İmamoğlu’nun İBBB mazabatasını iptal gerekçesini açıklamamış.

  • Seçimin iptalini haklı kılan nedenler dışında kalan öğeleri sıralamış: sandık kurulu başkanının kamu görevlisi olmaması; oy sayım döküm cetvelleriyle ilgili usulsüzlükler; oy kullanma hakkı bulunmadığı halde 706 kişinin oy kullanmış olması, vb.
  • Re’sen inceleme yetkisini inkâr etmek suretiyle, aynı zarfta kullanılan diğer üç pusulayı, -Anayasa’ya aykırılık pahasına- iptal etmemiş.
  • Bütün bunları yaparken, önceki içtihatlarını neden bir yana bıraktığı konusunda sessiz kalmış.

 

KARŞI OYLAR, TESELLİ KAYNAĞI

YSK 7 üyenin yaklaşık 7 sayfalık sözde  karar gerekçesi, “Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan  almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz” (Any., md.7) yasağına da aykırı.

Anayasa, hukuk ve vicdan dışı kararda tek teselli kaynağı, karşı oy yazan 4 üyenin hukuki gerekçesi. Sayfa 212’den itibaren ana metne sayfa sayıları bile verilmeden eklenen 40 sayfa, gerekçe-karar diyalektiğini teyit ediyor.

Şöyle ki; eğer karar, Anayasa md.141/3 gereği, gerekçeden hareketle yazılsa idi, sonuç farklı olurdu. Çünkü, dört üyenin gerekçeleri karşısında yedi üyenin, “biz gerekçesiz karar vereceğiz” demesi, kolay olmazdı.

 

“KASTEN VE ORGANİZELİ” İPTAL

31 Mart seçimlerine ilişkin  “hata ve usulsüzlüklerin sehven ve münferiden değil, bilakis KASTEN VE ORGANİZELİ bir şekilde yapıldığı” iddiası ile noktalanan 16 Nisan AKP başvurusunu izleyen haftalarda yaşananlar, tam tersini ortaya koydu: İst. İBBB seçimleri, “kasten ve organizeli bir şekilde” iptal edildi; üstelik bu iş, bir anayasal kurum, kirli siyasal emeller yolunda araçsallaştırılarak tezgâhlandı. Haliyle, 23 Haziran seçimleri, hırsızlardan, Devlet olanaklarını kullanarak çaldıkları oyları geri almak için, hiç olmadığından çok, hukuk yoluyla demokrasi mücadelesi olacak.

 

İbrahim Ö. Kaboğlu (BirGün, 30 Mayıs 2019)

Yoruma kapalı.