9 Mart haftası, Covid-19 vakaları resmen açıklanmaya başlandığı sıralarda “adsız torba yasa”, TBMM İçtüzüğüne ve Anayasa’ya aykırı olarak görüşülmeye devam ediyordu. AKP-MHP (monokratik ittifakı), CHP-HDP-İYİ P. (demokratik muhalefet) itirazlarını her zamanki gibi reddediyordu. Sonrasını sıralayalım: 1) “Adsız torba”: Birbiriyle ilgisi bulunmayan 22 yasada değişiklik yapan 38 maddelik adsız torbaya, Covid-19 pandemisi ciddileşince, 13 madde daha ... Devamını Oku »
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ HÜKÜMETİ
29 Nisan 2020
“Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu kerre intihap edilen âzalarla İstanbul Meclis-i Mebusanından iltihak eden âzalardan müteşekkil bulunmasına karar verildi”. (TBMM’nin Suret-i Teşekkülü Hakkında Heyet-i Umumiye Kararı-1: 23.4.1336 (1920) 2 Mayıs günü ise, Bakanlar Kurulu’nun TBMM’nin salt çoğunluk oyu ile seçilmesi öngörüldü. Hükûmete ilişkin sonraki düzenlemeleri analım: TÜRKİYE DEVLETİNİN ŞEKL-İ HÜKÜMETİ 1921 Anayasası: “Türkiye ... Devamını Oku »
ANAYASACILIĞIN SONU MU, YOKSA YENİ BİR ÇAĞA DOĞRU MU?
16 Nisan 2020
Liberal/ sosyal/ çevresel anayasacılık; genel çizgileriyle anayasal kuşaklar. Covid-19 sonrası yeni bir anayasal evre açılacak mı? Önce hatırlayalım: liberal anayasacılık, 19. Yyılda devletin varlık görevleri çerçevesinde kurgulandı; yasama-yürütme ve yargı olarak üçlü erkler ayrılığı şekillendi. Devletin müdahaleden kaçınması, özgürlük ve hak anlayışını biçimlendirdi. İkinci Dünya savaşı sonrası sosyal anayasacılık, devlet ve haklar açısından sosyal sıfatı ... Devamını Oku »
“Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, ANAYASA’YA AYKIRIDIR
7 Nisan 2020
Öneriyi gündeme getirme zamanı ve tarzı, Covid-19 pandemisinin mahpuslar üzerindeki yaşamsal toplu tehdidin yol açacağı yıkıcı sonuçları yasal düzenleme yoluyla önleme amacını yansıtıyor. Devletin mahpusların yaşamlarını korumaya ilişkin hukuki nitelikteki pozitif yükümlülüğü açısından olumlu bir adım; ancak iki önemli sorun, konuyu siyasallaştırıyor: usul olarak, bir infaz iyileştirmesinden çok af yasası; içerik olarak, yaşam hakkı bakımından ... Devamını Oku »
ÜÇLÜ SANAL ZİNCİR: Bakanlar kurulu/ölümler/ suçlular
2 Nisan 2020
Üç yıl önce; 16 Nisan halkoylamasına günler kala, Hükümeti lağvetmenin sakıncaları üzerine toplumun anayasal bilgilenme hakkından yararlanması için çaba gösterenler, terörist ilan ediliyor; bir kısmının adları, OHAL KHK ek listelerinde yayımlanarak kamusal haklarından yoksun kılınıyordu. KOVİD (HAKİKİ) VE KHK (SANAL) ÖLÜMLERİ Bakanlar Kurulu+Hükümet+Cumhurbaşkanı+Devlet Başkanı vd.= tek kişi. Yürütme ve devlet yetkilerini (parti genel başkanlığı ... Devamını Oku »
MAHPUSLARIN YAŞAM HAKKI, DEVLET GÜVENCE VE SORUMLULUĞU ALTINDA
26 Mart 2020
“Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir”. Savaş ortamında bile, “kişinin yaşama hakkına, maddi ve manevi varlığının bütünlüğüne dokunulamaz” . Cumhurbaşkanı, “Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarını hafifletir veya kaldırır” . TBMM, “üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun kararı ile genel ve özel af ilan” kararı verir (Anayasa’dan alıntılar). ... Devamını Oku »
DEVLET ŞİMDİ: HUKUK DEVLETİ, SOSYAL VE ÇEVRESEL DEVLET
20 Mart 2020
İktisadi küreselleşme ve ulusal ölçekte kişisel iktidar fetişizmi, iki eksikle girdi 2020’ye: hukuk ve demokrasi. Paranın ve malların serbestçe dolaştığı yeryüzünün doğal kaynakları, büyük toplumsal eşitsizlikler eşliğinde yağmalandı. Yerkürenin dengesini bozan yağmacılar, eboladan kovid-19’a, gözleriyle göremedikleri mikroplarca esir alındı. BAKANLAR KURULU TOPLANAMIYOR… Ulusal ölçekte, son on yıl kişisel iktidar yolunda harcandı. Basit bir hatırlama: ... Devamını Oku »
HIZLI YÖNETİM: AMAÇ MI, ARAÇ MI?
20 Mart 2020
Karar alma düzeneklerini azaltarak hızlı karar yoluyla etkili yönetim oluşturmak, parlamenter rejimi ilga gerekçelerinden biri idi. Hükümetsiz Meclis ve Yürütme’nin bir yıllık uygulaması, “tek kişi” ile Türkiye Cunhuriyetinin yönetilemeyeceği gerçeğini ortaya çıkarınca sorumlu bulundu: bürokrasi. SORUMLU BÜROKRASİ Mİ? Bunu dillendiren, kendisi de bir atanmış olan, ancak Cumhurbaşkanı’nın bütün anayasal yetkileri kullanabilen bir yüksek bürokrat: ... Devamını Oku »
“SAVAŞ” SORUMLULUĞU VE TBMM KAPALI OTURUMU
20 Mart 2020
26 Şubat Çarşamba günü, toplam 339 vekili bulunan AKP-MHP ittifakı, TBMM’de 180 vekil bulunduramadığı için genel kurul saat 16.00’da kapandı. 27 Şubat Perşembe akşamı ise, yine CHP’nin istemi üzerine saat 21.00 sularında sayım için salona giren çoğu vekil, oturma gereği bile duymadan kapılara yakın masalarda elektronik sayıma katılarak, yeter sayı kılpayı sağlanınca salondan ayrıldı. Bu ... Devamını Oku »
VESAYET VE GÜDÜM ÖTESİ: TALİMAT VE EMİR
5 Mart 2020
AKP-MHP hattı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi (CBHS) adlandırmasında ısrar etse de, tek kişilik yönetime neden monokrasi denmesi gerektiği, günbegün bütün çıplaklığı ile ortaya çıkıyor. “Anayasanın üstünlüğünden çok tek kişinin kendi tercihlerini öne çıkaran yönetim” olarak monokrasi, demokratik muhalefet partilerince daha sık biçimde dillendirilmeye başlandı. 2017 değişikliğinin, hukuk devletinin asgari gereği olarak 1982 Anayasasındaki erkler ayrılığı tanımı ... Devamını Oku »