“ HÜKÜMET (KHK) VE MAHKEME (AYM) “UYUMU”, ANAYASA İLE KIRILABİLİR Mİ? ”

- Devamı için tıklayınız -

HÜKÜMET (KHK) VE MAHKEME (AYM) “UYUMU”, ANAYASA İLE KIRILABİLİR Mİ?

“2011 yazı, “Kanun Hükmünde Kararnameler” (KHK) mevsimi oldu. Hemen seçim öncesi yürürlüğe konulan 12 KHK ile bakanlıklar ve üst yönetim yapısı yeniden şekillendirildi. Bakan yardımcılıkları öngörüldü… Seçim sonrası ise, art arda yürürlüğe konan “torba kararnameler”, imar, çevre ve orman alanları da ilgilendiren çok temel konuları kapsamına alıyor. Üstelik, kamuoyu bilgisinden ve siyasal partilerin müdahale olanağından uzak bir şekilde. Konu olarak Anayasa’ya ve norm koymada saydamlık ilkesine aykırılıklar açık. TBMM’nin açılmasına haftalar kala izlenen bu yöntem, adeta bir savaş ortamını andırıyor. Olağanüstü hal KHK’ları bile daha özenli hazırlanıyordu. Yapılanlar, iktidarı pekiştirmek amacıyla hukuku katletme yöntemi olabilir. Ne var ki, siyasal iktidarın meşruluğunu sorgulatan bir uygulama olduğu açıktır…” (Barış: ne dünyada, ne de yurtta!, BirGün, 1 Eylül 2011).

Bir bayramdan ötekine…

Ve son nokta: ” Zafer-Şeker-Barış” bayram ve günlerinin üstüste geldiği bir haftanın yazısı, keşke daha farklı olabilseydi! “ Kurban öncesindeki işlemler dizisi ise, daha düşündürücü. Üç açıdan:

-TBMM faal : yeni anayasa hazırlığına bile girişmiş bulunuyor.

-Hükümet, yetki süresinin son gününde bir dizi KHK daha çıkardı

-Anayasa Mahkemesi (AYM) ise, Yetki yasası ve KHK’lar üzerine tartışmalı bir karara imza atmış oldu.

Oylamada 7 üye iptal, 7 üye red yönünde oy kullandı. Ancak 6 aylık sürede çıkarılan KHK’ların yasal dayanağını oluşturan ve iptali halinde bu kararnamelerin de iptalini gerektiren KHK, AYM’nin yeni Kuruluş Kanunu’ndaki “Oyların eşitliği hâlinde başkanın bulunduğu tarafın görüşü doğrultusunda karar verilmiş olur” şeklindeki düzenleme nedeniyle yürürlükte kaldı. Oysa, Anayasa’ya göre, “Bölümler ve Genel Kurul, kararlarını salt çoğunlukla alır.” (m.149).

-Usule ilişkin sorun şu: Kuruluş yasasındaki madde, Anayasa’ya aykırı değil mi? Başkan Kılıç’ın red oyu, KHK’nın iptalini engelledi: “salt çoğunluk”, bu değil…

-İçerik olarak: Hükümet, bu yetkiyi kullanarak 34 KHK çıkardı. 1 Kasım’a kadar toplam 22 KHK çıkaran Hükümet, 1 ve 2 Kasım tarihli Resmi Gazetede 12 KHK daha yayımladı. Böylece, yetki süresinin bitimine saatler kala çıkartılan KHK sayısı 34’e ulaştı. Bunlar içerisinde, örneğin, Yargıtay ve Danıştay gibi yüksek mahkemelere ilişkin düzenlemeler var.

Anayasa: geçmiş ve gelecek

*Anayasa md.91’e göre, “…temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile … siyasi haklar ve kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemez.”. Mesela, Yüksek Mahkemelere ilişkin düzenleme, adil yargılama hakkını (m.36) zedeleyici ve Anayasa’ya aykırı.

*KHK çıkarma yetkisi, silahların gölgesinde kotarılan Anayasa değişikliği ile 1971’de verildi: yetki kanunu, konu ve sınırlar bakımından KHK çerçevesi.

*TSK tarafından kotarılan 1982 Anayasası ise, KHK alanını genişletti.

KHK uygulaması, genellikle sorunlu oldu ve gerek yetki yasası, gerekse KHK’lar, çoğu zaman Anayasa Mahkemesince sansür edildi.

*AKP Hükümeti ise, yasa çıkarmak için TBMM’de fazlasıyla çoğunluğa sahip olduğu halde, 2011 seçimleri öncesi ve sonrasında, askerlerin çizdiği çerçeveyi bile zorlar hale geldi. Çelişkiye bakın: Askerleri, sivil otoriteye tabi kılmak için kıyasıya bir mücadele veren Hükümet, yine askerlerin hazırladığı hukuki altyapıdan sonuna kadar yararlanmaya çalışıyor…

*2010 Anayasa değişikliğiyle yeniden yapılandırılan AYM ise, “kraldan çok kralcı” tavrını sergileyebiliyor.

*TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu, yeni anayasayı, yeni kurallar ve yeni fren/denge mekanizmaları eşliğinde hazırlayacağına göre, 1961 Anayasası eşiğine ulaşabilecek mi? Evet diyorsa, yeni metinde yer vermesin KHK’ya.

Yoruma kapalı.