ÖNCELİK ÖZGÜRLÜK DEĞİL, İKTİDAR

ÖNCELİK ÖZGÜRLÜK DEĞİL, İKTİDAR

Kuşkusuz, anayasaların önceliği özgürlük; iktidarı, bunu güvenceleyecek biçimde düzenlemek kaydı ile: yasama, yürütme ve yargı olarak  erkler ayrılığı kuramına uygun olarak.

Bu genel yaklaşım, bizde de geçerli. 2017 Anayasa kurgusu ve uygulaması ise, erkleri fiilen bir kişide topladığı için, özgürlükleri de askıya aldı.

Bu nedenle, eğer Anayasa’nın emredici hükümleri uygulansa idi, S. Demirtaş’tan O. Kavala’ya, C. Atalay’dan M. Yapıcı’ya, binlerce kişi ögürlüklerinden alıkonulmayacaktı. Görünüşte yargı eliyle olmakla birlikte, sav+savunma+hüküm üçlüsünde belirleyici olan tek kişi yönetimi: Parti Başkanlığı Yoluyla Devlet Başkanlığı ve Yürütme (PBDBY).  (Barış akademisyenleri (BAK) dosyaları da Saray güdümünde).

Kısacası, hak ve özgürlük ihlallerinin kaynağı, özgürlüklere değil, iktidara ilişkin hükümlerdir.

Bu nedenle, Anayasa önceliği, özgürlük değil iktidar olmalı.

Yasama+yürütme+yargı, parlamenter rejim ekseninde  Anayasa yoluyla yapılandırılacak.  2023 seçimlerinde TBMM’de ortaya çıkacak çoğunluk ve seçilecek CB’ye göre, demokratik rejime geçilecek veya geçilmeyecek.

Eğer şu anda görevde olan CB (Yürütme)[1] ve onu destekleyen AKP-MHP (yasama), yeniden çoğunluk sağlar ise, PBDBY süreecek ve tek kişi yönetimi temellenecek; ümmetçi-biatçı insan yaratmaya elverişli  toplum inşasına ivme kazandırılacak.

Buna karşılık, demokratik parlamenter rejimi (DPR) savunan Millet İttifakı (CHP/İYİ P./DP/SP/ Deva P./Gelecek P.) ve Emek-Özgürlük (HDP/TİP vd) İttifakı çoğunluğu sağlarsa, Anayasa değişikliği yolu da açılacak.

Parlamenter rejime geçiş için iki koşul: sayı ve irade.

Konu, kurumsal anayasa hukuku: yasama+yürütme+yargı.

Seçim sonuçlarına göre, DPR yanlıları için beş olası  olasılık var: üç uzlaşma ve iki çatışma.

UZLAŞMA

400 vekil+CB: TBMM, birkaç ayda doğrudan anayasa değişikliği yapabilir.

360 ve üstü+CB: anayasa değişikliği ve halkoylaması, bir yıl gibi makul sürede yapılabilir. Fakat,  parlamenter rejim  yanlılarının 360 gibi nitelikli  çoğunluğa ulaşması, aynı eğilimde olan AKP-MHP vekillerinin de Anayasa’ya desteği ile sayı 400’e ulaşabilir.

301 ve üstü + CB: Yasama faaliyeti için yeterli olan salt çoğunluk, Anayasa değişikliği yolunu kapatmaz. Müzakere ve uzlaşma süreci, Anayasa değişikliği için 360’ı elde etme olasılığını gündeme getirebilir.

 

 ÇATIŞMA KAÇINILMAZ.

Son iki olasılık, cohabitation: TBMM çoğunluğu ve CB ayrışması.

Yarı-başkanlıkta  Fransa’da cohabitation (birlikte oturma), yasama ve yürütme arasında frenleyici ve çatışmacı  yönleriyle  iki kez zar zor uygulandı.

-İlk olasılık,  TBMM’de DPR çoğunluğuna karşın, CB’yi Cumhur İttifakı’nın kazanması.

-İkinci olasılık, CB’yi DPR yanlıları kazandığı halde,  TBMM’de Cumhur İttifakı’nın çoğunlukta olması.

Her iki sonuç, yasama ve yürütme arasında fren ve dengeden çok çatışma olasılığını öne çıkarır.

Bu, Türkiye’yi Fransa’dan ayıran iki nedenle açıklanabilir:

– Fransa’da yasama ve yürütme (hükümet) arasında sınırlı da olsa denge ve denetim düzenekleri işletiliyor.  Hükümeti lağveden AKP ise,  parti başkanlığı yoluyla yasamayı yürütme güdümüne soktu..

-Fransa’da her iki taraf, yarı- başkanlık rejiminden yana. Türkiye’de ise, monokrasi ve demokrasi ayrışması, haliyle çatışmaları da körükleyecek.

HALKOYLAMASI GEREKLİ Mİ?

Hedef belli:  yasama/yürütme/yargı üçlüsünü erkler ayrılığı ilkesi gereklerince yeniden yapılandırmak. Parlamenter rejime dönüş için yapılacak bir Anayasa değişikliği TBMM’de 400 oy ile kabul edilirse, halkoylaması gerekli değil. Bu nedenle, neyin hedeflendiği çok iyi anlatılmalı. Özgürlüklerin güvencesi olması  gerekirken, tehdit aracına dönüşen iktidar ile işe başlamak, sayı ve irade örtüşmesinin de bir gereği.

İbrahim Ö. Kaboğlu (BirGün, 24 Kasım 2022)

Yoruma kapalı.